horhor amca

horhor amca

YÜksek gerilim hattı yapan firmanın en babayiğit,cengaver elemanıdır yaşı birhayli ileri olmasına rağmen yuksek gerilim hatlarının vazgeçilmez i  olmasının sebebi sadece yılların tecrübesi değil aynı zamanda her ortaya çıkan detay da bir çözüm üretebilmesidir.
   Koca tepeler arasında teknik çalışmalar yapıldıktan sonra uygulama safhasına gelinmiş,önce yüksek dört ayaklı dort kollu direklerin imalatları yapılıp araç yollarının bittiği noktaya getirilmişti
    Horhor omcanın gerçek adı Hemdi olmasına rağmen birçok mesai arkadaşı dahil bunu kimse bilmez,horhor ile yetinirlerdi,gelen malzemenin her biri en az iki kişi tarafından taşınacak kadar ağırdır,diğer küçük bağlantı elemanlarını birer birer araçtan indirdikten sonra yeni oluşturulan patika yolu önce kazmalarla ayak basılacak basamaklar yapıldı,eğimli arazilerde ağır yük taşımanın başka yolu yoktur,önden gidenin yorulup oturmak zorunda kalması halinde  yolu kapatmaması için her zaman horhor amca liderlik yapardı.
    Direk ayaklarını kazıyan işçiler, tabana döşedikleri taşların üzerine ilk bağlantı ayaklarını koymüş teknik sorumlular eşliğinde horhor amcayı ayarların yapılması için bekliyorlardı ,öğlen saatleri olmuş olmalı ki herkes sefer taslarında bulunan yemekleri yere serdikleri ceketleri ters çevirerek temiz tarafına dizmiş birkaç dilim ekmek ile yanında domates salatalık ve nihayet tek katık ları olan peyniri elleriyle parçalamış, muhabbetteler,
    horhor amça kendisi ile yola çıkanlara epey bir fark atıp ağaçların arasından güleç yüzüyle görüldüğünde herkese nedeni bilinmez bir enerji gelip onu selamladılar.
  nebekliyorsunuz
seni
niye bu işler sensiz olmazda ondan
abartmayın ,tembelik deyin
hadi öyle olsun
o da yanında daha önce getirdiği sefer tasını açıp içinden bolca görüntü veren helvayı çıkardı,yemek soprası bereketini tamamlamıştı,herkes yorgunluğunu unutmuş keyifle bol oksijenin altında anın muhabbetinde tatla bir süre geçirildikten sonra yemekler bitmiş mesai zamanı gelmişti,
    horhor amca herzaman yaptığı gibi sofranın sağına soluna dağılmış ekmek ve yemek kırıntılarını toplayıp geniş bir ağaç yaprağına koyup insan ayağının değmiyeceğı bir yere bıraktı.
     işe başlayıp teknik kadronun istediği şekle girmesi planlanandan çok daha erken olmuştu,bu arada sunni yollarla açılmış patikadan taşınması gerekli malzemelerin sevki devam ediyordu,
işin diğer tepesinde devam eden ekip tarafından eş zamanlı olarak yürütülmesi asıl enerji taşıyıcısı aliminyüm kablolarının direklere asılması kısmına kadar çok önemlidir bu koordinasyonu sağlamaktan sorumlu olan arkadaşları sürekli horhor amcanın ekibini örneklemelerinden kaynaklanan ,tatlı bir kıskançlık meydana gelsede sonu hep tatlıya bağlanırdı
    Taşıyıcı dıreklerin bitmesi için yapılan çalışmalar yaklaşık iki ay sürmüştü,bu sürede hemen herkes üstüne düşen vazifeyi layiği ile yerine getirmiş,iş sahipleri tarafından sadece maaş ve mesailerin  ödenilmesiyle  yetinilmeden ilave olarak ödüllendirilmişlerdi.
    İşin her safhası zor olan yüksek gerilim taşıyıcı sistemlerinin yapılmasının dahada zor ve riskli tarafı biten çelik yığını ayakların üzerine makaralar yerleştirilip aliminyum halatların gerilmesidir.
   Öncelikle ilk başlangış direğinden makaraya geçirilecek halatın oryakadar çıkarılıp makaradan geçirilmesi hem tehlike içerir hemde büyük zorlukları vardır.
işte tamda buralarda horhor amca devreye girer ve tereyağından kıl çeker gibi işi bitirirler,ilk makaradan geçmeye başlıyan aliminyum halatı ucundan diğer demir ayağa kadar olan kuş uçuşu en az bin metrelik mesafeyi yine dağın çalı çirpı ağaç dolu sunni olarak oluşturulmuş patikalarından çekerek ulaştıran işçilerin de motivasyonunu demir direğin tepesinden neşeli tonlamalarla bağıra bağıra seslenen horhor amca yapmaktaydı.
    Artık ikinci direğin makarasına geçme vakti gelmiş olmalı ki horhor amca susmuş telden gelecek tınlama yoluyla yapılan haberleşme mesajını beklıyordu,zaten bu mesafede ağaçlık alanda insan sesini aşırmak aşmak ve anlaşmak mümkün değildi,nihayet tamam işareti gelince horhor amca aşağıya inip günü kapatmıştı.
   Bir gün sonraki işi gerilen halatın üzerinden ikinci direğe ulaşmak ve ordan sonraki aşamaya geçmekti,bunun için kullanılan ilkel bir sistemle hazırlanmış basit bir fren sistemi olan pedallarını elle çevirdikleri bir bisiklet ti,asıl herkesin yapamadığı bu işi yaptığı için ona horhor amca diyorlardı,bu hem yürek ister hem beceri,onca tecrübe ve onlarca kere aynı manzarayı seyrediyor olmalarına rağmen her seferinde arkadaşları bu yolculuğa başlarken hep beraber ya Bismillah diye onu uğurlarlardı ,bu gün de böyle oldu,herkes in gözü horhor amcada hızına ,giderken sallanıp sallanmadığına,baktığı yöne kadar hemen her hareketi bütün işler bırakılarak, herkes tarafından takip edilmekte finiş noktası olan diğer direğin son üçyüz metresinden sonra elle çevirmesi gereken bisiklet pedalını vs seyirle nıhayet varış ta herkes derin bir nefes alır diğer rutin işlerine geçerdi,bu yolculuğun en sevimli ve o kadarda güzel fakat gizemli bir tarafı vardı ,o da horhor amcanın bu havayi hat yolculuklarında onu sürekli bir kuş sürüsünün takip etmesi idi,önceleri bunu tesadüfen geçen bir sürünün yolunun ordan geçmesinden ibaret zannetmişler lakin bu hiç aralıksız tüm yolculuklarında ve devam eden diğer direkler arasındaki çalışmalardada ortaya çıkınca artık bunun bir tesadüf olmadığı ,nerden çıkıyorlarsa bir anda buluşup sürü haline geldikleri ve artık bunun bir tesadüf olmadığı herkes tarafından bunun bir tesadüf olmadığı kabul edilmişti.
       ikinci direkte onu karşılamak üzere çelik kanatlara tutunmüş emniyet halatları ile kendini garantiye almış çalışanların horhor amcanın tek başına gelmediği yanında hiç ayrılmadan onu takip eden bir kuş sürüsünün olduğunu gördüler seyırleri hayranlıkla saygıyla ve merakla yanlarına kadar geldiği zaman onu çok arzu etmelerine rağmen kuşlar ürkmesin diye alkışlamadan hatta alçak sesle hoşgeldin demişlerdi.
    Yolculuk tamamlanmış çelik direkten hep beraber inilmiş odun ateşinde iki taş arasına konulmuş aliminyüm çaydanlıkta kaynıyan çaydan içilmek üzere bardaklar doldurulduğunda yol arkadaşları ertaftan kendi hayatlarına devam için kaybolmuşlardı,aralarında merak etmiyen hiçkimse yoktu ama hiçbiri sormadı ,biliyorlardıkı kuşların bu davranışı neden böyle horhor amca da bilmez di ama bildikleri birşey vardı horhor amca  her sofradan kalktıklarında ekmek ve yemek kırıntılarını toplayıp geniş bir ağaç yaprağına koymadan sofrayı terketmezdi.